9 Haziran Perşembe......................................................Brugge-Gent
Sıkı bir kahvaltıdan sonra önce brugge'ü geziyoruz. Kiliselerine girip bakıyoruz.
gezi motorlarını görüp atlıyoruz. 5,70 € yaklaşık yarım saat sürdü.
Ögleye doğru tren ile Gent'e gittik.Burası Brugge'e benziyor ama daha büyük bir
şehir. Burada da motor gezileri var üstelik fiyatı daha ucuz (40 dk. 5 €), ama yapmadık. İspanyol
yemeği ararken yolumuza çıkan çorbacıya girdik, çok güzeldi. (4,5 €). Lüpidel marka biralarından
alıp nehir kıyısında oturduk (1 €). Bir internet cafeye girip Amsterdam rezervasyonumuza ek yapmak
istiyoruz, ama kötü bir süpriz ile karşılaşıyoruz. Biz yaptığımızı sandığımız
2 günlük rezervasyonu da yapamamışız... Epeyce yer aradık, toplam 3 günlük istiyorlar çünki hafta sonu..
Cafeler 6 da kapandığı için 1 saat kadar daha bize zaman tanıdılar, cafede çalışanlar türk
ve bizimle çok ilgilendiler.
Tekrar Brugge'deyiz. saat 10 gibi buradaki meydanda ışıklandırılmış
binaların fotoğrafını çekiyoruz. Dönüşte su almak için bir markete girdik. Ben türk olduğunu
tahmin ederek "Merhaba" dedim, adam çok mutlu oldu, epey konuştuk, hala naif kalmış bir türk..
10 Haziran Cuma................................................................Bruksel
8,30 gibi zor zar trenimize yetiştik. Yaklaşık 1 saat sonra Brüksel merkez
istasyonundayız. Mert ile anlaşıyoruz, ben çantalarla istasyonda bekliyorum, o yer bulmaya gitti. 23,5 €
ya 10 dk. uzakta bir hostele yerleşiyoruz. 3 € üye olmadığım için ekstra ödedim. Bir cafeden amsterdam
hostele yerimizi ayırtıp rahatlıyoruz. Brüksel'de Grand Place diye bir meydan var. oldukça hoş, hareketli
bir meydan. Yolumuz yunan yemekleri yapan bir sokağa düşünce Pita denen dürüme benzer sandöviçten yiyoruz (4 €).
Öğleden sonra tren ile Atomik ve Mini-Europe'ye gittik. Geç kaldığımız için ikiside kapalıydı.
Akşam U2'nun konseri varmış, herkes bira içiyor, çok kalabalık. Mert'te gitmek istiyor. Dönüşte tramvay
ile etrafı seyrederek döndük, eşyaları yerleştirip tekrar dışarıya çıktık. Ben
etrafı gezmeye karar verdim, iki kliseye gittim, parklarına gittim, parklardaki ağaçları köşeli budamışlar
, fazla yapay olmuş. Geç vakitlerde Avrupa Parlemanto binasını da göreyim dedim, ama oldukça uzakmış
vazgeçtim. Mert ise konser için geri döndü, yer bulamayıp dışarıdan ekranda izlemiş. Ben bir bira
(1€)ve pita(3 €) alıp meydanda oturdum, çok kalabalıktı, müzik çalan Cezairlilere katıldım,
muhabbet ettik. Güzel bir gece oldu..